görünen yoğunluk ne demek?
- Apparent density.
apparent
- Meydanda olan
- Ortada olan
- Bariz, besbelli, anlaşılır
- Kolay anlaşılır, idrak edilir
- Açık, vazıh
- Gözle görülebilir
- Zahiri, görünüşte olan
- Aşikar, ortada
görünen
- Ostensible.
- Patent.
- Apparent.
- Visible.
görünen ad
- Display name
yoğunluk
- Bir cismin, 1 cm3lük kütlesinin aynı hacimdeki +4 °C'lik suya göre oranı, kesafet.
- Yoğun olma durumu.
- Yoğun bir maddenin özelliği.
- Bir özdeğin birim oylumuna düşen kütle.
- Bir özdeğin birim oylumuna düşen kütle.
- Bir görüntünün herhangi bir noktasının ışığı durdurma derecesini gösteren sayı.
- Birim oyluma düşen özdecik sayısı.
- Bir maddenin bir mililitresinin gram olarak ağırlığı.
- Her birim alandaki birey sayısı, dansite, konsantrasyon.
- Bir maddenin birim hacminin kütlesi, birim hacimdeki madde miktarı, densite.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
görünengörünen adgörünen dağın uzağı olmazgörünen değergörünen görüntügörünen gözeneklilikgörünen köy kılavuz istemezgörünen o kigörünen odakgörünen tepkimegörünebilir isikgörünebilir radyasyongörünebilmegörüngörüncegörünçgörünç işleyimigörünççüyoğunlukyoğunluk bölgelemesiyoğunluk çubuklarıyoğunluk derecesiyoğunluk düzeyiyoğunluk farkıyoğunluk fonksiyonuyoğunluk gradyanıyoğunluk ölçeğiyoğunluk ölçeryoğunluğunu azaltmayoğunluğunu azaltmakyoğunlaçyoğunlaçlı sestoplaryoğunlaşyoğunlaşımyoğunlaşım bölgesi