fresh breeze ne demek?
- Siddetli rüzgar
fresh bread
- Taze ekmek
fresh bean
- Taze fasulye
breeze
- Hafif rüzgâr, esinti, meltem
- Kok ve mangal kömürü artığı kul ve kömür parçaları.
- Coşarak gitmek, dalıvermek
- Münakaşa, huzur bozucu bir şey
- Kolayca bitirmek
Türetilmiş Kelimeler (bis)
fresh breadfresh beanfresh butterfresh airfresh air friendfresh air make upfresh and cripsfreshfresh eggfresh feedfrescofresco paintingfrescoedfrescoerfrescoistbreezebreeze blockbreeze nefhabreeze throughbreezewaybreechbreech boltbreech deliverybreech extractbreech loadingbrebreachbreach of closebreach of confidencebreach of contract