fizikötesi sıfat ne demek?
- Eski gramercilerin fizik olmıyan sıfatlara verdikleri ad: insaflı, merhametli gibi.
- Adjectif métaphysique
fizikötesi
- Duyularımızla algılayamadığımız varlıkların nedenlerini ve temellerini araştıran felsefe kolu.
- Gerek us, gerek sezgiyle elde edilen ilk ilkeleri ya da saltık bilgiyi konu yapan felsefe.
- Bu konular ve bu felsefe ile ilgili olan.
- Metaphysics.
fizik
- Tıp bilimi, hekimlik
- Beden ile ilgili, bedensel
- Maddenin kimyasal yapısındaki değişiklikler dışında genel veya geçici yasalara bağlı, deneysel olarak araştırılabilen, ölçülebilen, matematiksel olarak tanımlanabilen madde ve enerji olgularıyla uğraşan bilim dalı.
- İnsanın doğal yapısı.
- Kişinin dış görünüşü.
- Bk. doğabilim
- Madde üzerine etki eden kuvvetlerin yol açtığı ve maddenin bileşiminde değişimin meydana gelmediği olayları inceleyen, mekanik, ısı, elektrik, manyetizma, ışık ve radyoaktivite gibi alt dalları olan bilim dalı.
- Öğrencilere fizik biliminin temel ilkelerini kavratmak, doğa olaylarının niteliğini anlatarak doğanın daha iyi anlaşılmasına yardımcı olmak, yurdumuzun enerji ve zenginlik kaynaklarını tanıtmak ve birtakım teknik bilgi ve becerilerin günlük hayat sorunlarının çözümünde nasıl kullanılacağını açıklamak amacıyla orta dereceli okullar ile kimi yüksek okullarda okutulan ders.
- Physics.
- Physical science.
sıfat
- Bir kimsenin görev, ödev, toplumsal veya hukuki bakımdan yeri ve özelliği
- Bir ismi, nitelik, nicelik, yer, sıra vb. bakımından niteleyen, belirten kelime, ön ad.
- Yüz, kılık ve dış görünüş
- Bk. sıfat
- (Derleme.. san, ulak, katmaç) Bir adı niteleyen veya belirten sözcük: Beyaz ev, güzel çocuk, beş gün, bu kitap, hangi kız, bazı olaylar vb.
- Bk. öznitelik
- Bk. yüklenç
- Tabi tohumlama.
- Bir kimse veya şeyin hal ve vasfı, keyfiyeti.
- (Sıfat. C.) Sıfatlar, vasıflar. (Osmanlıca'da yazılışı: sıfât)