fixture ne demek?
- Sabit eşya
- Sabit şey
- Demirbaş
- Tesisat, bağlama
- Fikstür
sabit
- Yerinden oynamayan, yerini değiştirmeyen, durağan.
- Gerçekliği tespit edilmiş, kanıtlanmış olan.
- Değişmeyen, hep aynı kalan, önceden ayarlanmış.
- Bk. değişmez
- Bk. dursayı
- Kararlı.
- Kımıldamayan.
- Kanıtlanmış.
- Ünlü Türk şairi.
- Anlaşılmış.
fixtures
- Sabit eşya
fixtures and equipment
- Demirbaş eşya