ferd ne demek?
- Tek, bir, yekta. Eşi, benzeri olmayan. Bihemta olan.(Kainatın alemleri, envaları ve unsurları öyle birbiri içine girift olarak girmiştir ki, kainatın hey'et-i mecmuasına malik olmayan bir sebeb hiçbir nev'ine, hiçbir unsuruna hakiki tasarruf edemez. Adeta İsm-i Ferd'in cilve-i vahdeti, bütün kainatı bir vahdet içine almış; herşey o vahdeti ilan ediyor. Mesela: Bu kainatın lambası olan Güneşin bir olması, umum kainat, birinin olmasına işaret ettiği gibi; zihayatların çevik ve çalak hizmetçileri olan hava unsuru bir olması.. ve aşçıları olan ateş bir olması.. ve zemin bahçesini sulayan bulut süngeri bir olması.. ve umum zihayatın imdadına yetişen yağmur bir olması ve her yere yetişmesi.. ve ekser hayvanat ve nebatat taifelerinin herbiri umum zemin yüzünde serbest yayılmaları, vahdet-i nev'iyeleri ve meskenleri bir bulunması; gayet kat'i bir surette işaretler, şehadetlerdir ki; meskenleri ile beraber umum o mevcudat, bir tek Zatın malı olduğuna delalet ederler. İşte buna kıyasen, bütün kainatın böyle birbirine girift olan envaları mecmu kainatı öyle bir küll hükmüne getirmiştir ki, icad cihetiyle tecezzi kabul etmez. Umum kainata hükmü geçmiyen bir sebeb, Rububiyet cihetiyle ve icad keyfiyetiyle hiçbir şeye hükmedemez ve bir tek zerreye Rububiyetini dinlettiremez. L.)
ferda
- Gelecek zaman, yarın.
- Erte, yarın.
- Yarın, gelecek zaman, ati, ahiret, öbür dünya.
- Öbür dünya, ahiret.
- Yarın.
- Gelecek.
- Bugünden sonraki gün.
- Tomorrow, the following day.
ferdacan
- içtenliğini hiç kaybetmeyecek olan.