ferace ne demek?
Kökeni: Arapça
- Kadınların sokakta giydikleri, mantoya benzer, arkası bol, yakasız, çoğu kez eteklere kadar uzayan üst giysisi.
Ferace ile böcü gibi çıkacak değilim ya.
Hüseyin Rahmi Gürpınar - Dervişlerin giydiği bol bir tür hırka.
- Osmanlı ülkelerinde, kadınların çarşaftan önce sokakta giydikleri üstlük.
- 1848 den sonra ilmiye sınıfının giydiği bol yenli uzun giysi.
- Örtünecek gibi olan ve giyilen bol elbise, cübbe.
- Formerly a long, full coat worn by Turkish women.
feraceli
- Ferace giymiş olan.
- Formerly dressed in a long, full coat.
feracelik
- Ferace yapmaya elverişli (kumaş).