felaketzede ne demek?
- Felakete uğramış kimse
Felaketzede bir birader için bu saadet kâfidir.
R. N. Güntekin - Belaya uğramış, bir musibete düşmüş, acınacak hale gelmiş olan.
- Victim of a disaster.
felaket
- Büyük zarar, üzüntü ve sıkıntılara yol açan olay veya durum, yıkım, bela
- Çok kötü.
- Şaşkınlık, hayret, aşırılık bildiren bir söz.
- Bk. yıkım
- Bela, musibet, afet, dahiye. Bedbahtlık.
- Abominable.
- Atrocious.
- Bane.
- Calamity.
- Disaster.
felaket arıza
- Cataleptic failure