felaket tellalı ne demek?
Calamity howler, bearer of ominous tidings.
felaket
- Büyük zarar, üzüntü ve sıkıntılara yol açan olay veya durum, yıkım, bela
- Çok kötü.
- Şaşkınlık, hayret, aşırılık bildiren bir söz.
- Bk. yıkım
- Bela, musibet, afet, dahiye. Bedbahtlık.
- Abominable.
- Atrocious.
- Bane.
- Calamity.
- Disaster.
felaket arıza
- Cataleptic failure
tellal
- Herhangi bir şeyi, olayı veya bir şeyin satılacağını halka duyurmak için çarşıda, pazarda yüksek sesle bağıran kimse, çağırtmaç
- Satışlarda aracılık eden kimse.
- (Bak: Dellal)
- Town crier.
- Crier.
- Bellman.
- Broker.
- Trumpeter.
- Towncrier.
- Hawker.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
felaketfelaket arızafelaket bölgesifelaket bölgesinden nakledilen kimsefelaket durum merkezifelaket getirenfelaket gibifelaket iznifelaketdidefelakete sürüklenmekfelakfelak suresifelafela ceremfelahfelah bulmakfelahantellaltellal çağırtmaktellaliyetellaliye resmitellallıktellaktellaklıktelltell a fibtell a joketell a lietell a long rigmarole