favoured ne demek?
- Ayrıcalıklı, özellikli
- Avantajlı
- Kayrılan
- İltimaslı
- Lütfet
- Yeğlenen
- Lezzetli
favoured one
- Gözde
favourer
- Yardımda bulunan kimse
- İyi kalplilikle veya arkadaşlıkla saygı duyan ve takdir eden kimse
- Zenginlik ve başarıyı geliştirmeye yardımcı olan veya destekleyip yardım eden kimse
- İyiliksever, başkasının iyiliğini isteyen
- İyilik eden kimse