fasit olmak ne demek?
- Namaz, oruç, abdest vb. bozulmak.
fasit daire
- Kısır döngü
- Bk. kısır döngü
- (Bak: Fasid daire)
Vicious circle.
fasit
- Kötü, bozuk.
- Ara bozucu, fesat çıkaran, müfsit.
Vicious.
Perverse.
Immoral.
olmak
- Meydana gelmek, varlık kazanmak, vuku bulmak
- Gerçekleşmek veya yapılmak.
- Bir görev, makam, san veya nitelik kazanmak
- Bir şeyi elde etmek, edinmek
- Bir durumdan başka bir duruma geçmek.
- Herhangi bir durumda bulunmak.
- Uygun düşmek, yerinde görülmek.
- Yetişmek, olgunlaşmak.
Happen.
Become.