fındık dolu ne demek?

  1. (en)Nutty.

fındık ağacı

  1. Kayıngillerden, Kuzey Yarım Küre'nin ılık yerlerinde ve yurdumuzun genellikle Doğu Karadeniz Bölgesi'nde yetişen, boyu 6-7 m, yaygın tepeli bir ağaççık (Corylus Avellana).
  2. Corylus Avellana
  3. (en)Hazel.

fındık altını

  1. Osmanlı İmparatorluğunda kenar süsleri fındığa benzediğinden bu adla anılan altın sikke, fındıki.
  2. Küçük ve değerli şey.
  3. Osmanlı İmparatorluğu'nda 1744 yılından itibaren piyasaya çıkarılan 1 dirhem 1,66 kırat ağırlığında, kenar süsleri fındığa benzediğinden bu adla anılan altın sikke.

dolu

  1. Havada su buğusunun birden yoğunlaşıp katılaşmasından oluşan, türlü irilikte, yuvarlak veya düzensiz biçimli saydam buz parçaları durumunda yere hızla düşen bir yağış türü
  2. İçi boş olmayan, dolmuş, meşbu, boş karşıtı.
  3. Bir yerde sayıca çok.
  4. Boş yeri olmayan, her yeri tutulmuş olan
  5. Boş vakti olmayan, meşgul.
  6. Çok olan (iş, uğraş, olay vb.).
  7. İçinde atılacak mermisi bulunan (top, tüfek vb. ateşli silahlar).
  8. Tornacılıkta delik açılmamış (gereç).
  9. Bir duygunun güçlü etkisinde olan.
  10. Havada su buğusunun birden yoğunlaşıp katılaşmasından oluşan, çeşitli irilikte, iç içe katmanlı, yuvarlak ya da düzensiz biçimli saydam buz parçaları durumunda yere hızla düşen bir yağış türü.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

fındık ağacıfındık altınıfındık ateşifındık bitifındık çiçeklerifındıkfındık farelerifındık faresifındık filiz güvesifındık kabuğufınardoludolu ağırlıkdolu alt kategoridolu baklavadolu bantdolu bellekdolu çokgendolu dairedolu dikdörtgendolu doludoldolaba girmekdolabı sezmekdolakdolakçı
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın