dolu ağırlık ne demek?
- Taşıtın tam yüklü iken sınırlanmaz en üst ağırlığı.
- Gross vehicle weight (GVW).
- Betriebsgewicht mit Ladung
- Poids en charge
dolu
- Havada su buğusunun birden yoğunlaşıp katılaşmasından oluşan, türlü irilikte, yuvarlak veya düzensiz biçimli saydam buz parçaları durumunda yere hızla düşen bir yağış türü
- İçi boş olmayan, dolmuş, meşbu, boş karşıtı.
- Bir yerde sayıca çok.
- Boş yeri olmayan, her yeri tutulmuş olan
- Boş vakti olmayan, meşgul.
- Çok olan (iş, uğraş, olay vb.).
- İçinde atılacak mermisi bulunan (top, tüfek vb. ateşli silahlar).
- Tornacılıkta delik açılmamış (gereç).
- Bir duygunun güçlü etkisinde olan.
- Havada su buğusunun birden yoğunlaşıp katılaşmasından oluşan, çeşitli irilikte, iç içe katmanlı, yuvarlak ya da düzensiz biçimli saydam buz parçaları durumunda yere hızla düşen bir yağış türü.
dolu alt kategori
- S -> C içerme funktoru dolu olan C kategorisinin bir S alt kategorisi.
- Full subcategory.
- Sous-catégorie complète
ağırlık
- Terazilerde tartma işi yapılırken bir kefeye konulan nesne
- Değerlendirmelerde herhangi bir konu ya da evreye, olağanın üzerinde ve belli oranda tanınan değer.
- Takı
- Sorumluluk
- Etki, baskı, güçlük
- Dikkati ve önemi bir şey üzerinde yoğunlaştırmak
- Sıkıntı
- Uyuşukluk ve gevşeklik durumu
- Orduda bir birliğin cephane, yiyecek ve eşya yükleri
- Ağır olma durumu.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
doludolu alt kategoridolu baklavadolu bantdolu bellekdolu çokgendolu dairedolu dikdörtgendolu doludolu dönmedoldolaba girmekdolabı sezmekdolakdolakçıağırlıkağırlık analiziağırlık azaltmaağırlık basmakağırlık bendiağırlık boşaltmakağırlık çökmekağırlık çökmesiağırlık fonksiyonuağırlık ilkesiağırlığı olmakağırlığıncaağırlığınca altın etmekağırlığında olmakağırlığını koymak