eziyet etmek ne demek?
- Zahmet ve sıkıntı vermek, canını yakmak
İçlerinden birine kancayı atmış, maksadı, onu üzmek, ona eziyet etmektir.
R. H. KarayAnnesine eziyet ettiğine inandığı babasından fazla bahsetmek istemediğini sezdim.
A. Kabaklı - Süründürmek.
Oppress.
Torment.
To torment.
To torture.
Harrow.
Maltreat.
Pain.
Tantalize.
Tease.
eziyet et
Badgering
eziyet eden
Tadekar.
etmek
- Bir işi yapmak
- Bir durumu ortaya çıkarmak.
- "İyi, kötü" zarflarıyla birlikte davranmak.
- Bulmak, erişmek
- Birini bir şeyden yoksun bırakmak.
- Herhangi bir değerde olmak
- Vermek.
- Eşit değer kazanmak.
Step.
Say.