etekleri zil çalmak ne demek?
- Çok sevinmek.
Be elated.
çok
- Sayı, nicelik, değer, güç, derece vb. bakımından büyük ve aşırı olan, az karşıtı
- Aşırı bir biçimde
Galore.
Great.
Handsome.
Infinite.
Like blazes.
Perfectly.
Power of.
Profu.
etekleri çamurlu kadın
Draggletail.
etekleri tutuşarak
In a stew.
zil
- İşaret vermek, uyarmak, çağırmak için kullanılan ve bir çan ile bu çana vuran bir tokmaktan oluşan, elle veya başka düzenlerle işletilebilen araç.
- Birbirine çarparak ses çıkartmak için parmaklara veya tefin kasnağındaki deliklere takılan yuvarlak, metal nesne
Cymbal.
Doorbell.
Handbell.
Gong.
Buzzer.
Bell.
çalmak
- Başkasının malını gizlice almak, hırsızlık etmek, aşırmak
- Vurarak veya sürterek ses çıkartmak
- Bir müziği dinlemeyi sağlayan aleti çalıştırmak
- Ses çıkarmak, ses vermek
- Atmak, çarpmak, vurmak.
- Yoğurt yapmak için sütü mayalamak, katıp karıştırmak
- Üzerine sürmek.
- Bozmak, zarar vermek
Chime.
Peal.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
etekleri çamurlu kadınetekleri tutuşaraketekleri tutuşmaketekleri uzamaketeklerini indirmeketeklerini toplamaketeklemeeteklemeketeketek açmaketek bağıetek beldeetek bezizilzil çalan müzisyenzil düğmesizil gibizil sesizil takıp oynamakzil transformatörüzil yedzil yed yardımcısızil yedlikzibzibazibekzibellinezibende