endişeli ne demek?
- Endişesi olan
O zamanlar ezberi tam kıvırıp kıvıramayacağımızdan endişeli, kalp çarpıntıları içinde sıranın bize gelmemesi için dua ederdik.
Ç. Altan Anxious.
Worried.
Concerned.
Ill at ease.
Uneasy.
Apprehensive.
Fearful.
Doubting.
Distressed.
On the downbeat.
Obsessed.
On edge.
Overcast.
Perturbed.
Preoccupied.
Solicitous.
Suspenseful.
Weighty.
Windy.
Fraught.
Insecure.
Thoughtful.
Pensive.
endişeli bekleyiş
Anxious suspense.
endişeli görünüş
Hunted look.