emanet etmek ne demek?
- Bir şeyi veya bir kimseyi birine veya bir yere korumak için bırakmak
Değirmenimi evvel Allah, sonra size emanet ediyorum.
S. F. AbasıyanıkÇocuğu annesine emanet etmeyecek, kendisi bakacaktır.
Ayla Kutlu Commend.
Consign.
Entrust.
Delegate.
To place in escrow.
Intrust.
Recommend.
Commit.
emanet etme
Deposition.
emanet eden kimse
Depositor.
etmek
- Bir işi yapmak
- Bir durumu ortaya çıkarmak.
- "İyi, kötü" zarflarıyla birlikte davranmak.
- Bulmak, erişmek
- Birini bir şeyden yoksun bırakmak.
- Herhangi bir değerde olmak
- Vermek.
- Eşit değer kazanmak.
Step.
Say.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
emanet etmeemanet eden kimseemanet eşeğin yuları gevşek oluremanet ata binen tez ineremanet bırakmakemanet bürosuemanet dolabıemanetemanet hayvanın yokuşta koparemanet kasasıemanemanagoglaremanasyonemanatemanat ı mukaddeseetmeketmek yapmaketmeetme bulma dünyasıetme bulursun, inleme ölürsünetme bulursun, inleye inleye ölürsünetme eyleme