edat dış taraf ne demek?
- Outside
outside
- İleri uç bölgesi (saha)
- Edat dış taraf
- Dış görünüş
- Dış
- Azami, en fazla
- En fazla miktar
edat
- Tek başına anlamı olmayan, sonuna geldiği sözle cümledeki diğer kelimeler arasında ilişki kuran kelime türü, ilgeç.
- Bk. ilgeç
- Sebep. Alet. Avadanlık.
- Particle.
- Preposition ilgeç.
- Preposition.
edat bağlaç sonra
- After
dış
- Herhangi bir cisim veya alanın sınırları içinde bulunmayan yer, hariç, iç karşıtı
- Bir konunun kapsamına girmeyen şey.
- Görülen, içte bulunmayan yüzey.
- Bir kimsenin görünüşü, durum ve davranışları.
- Bireyin ötesinde bir varlığı olan.
- Somut kavramlarda iki veya ikiden çok şeyde merkeze daha uzak olan.
- Yabancı ülkelerle ilgili.
- Açık havada geçen sahneleri içine alan çekim.
- Açık havada geçen görünçlüklerin yer aldığı çekim; bu anlamda, kapalı bir yerde çevrilse bile, görüntüleri açık havayı, işlikdışını gösteren çekim için de kullanılır
- Açık havada çevrilmiş çekim. İç'in karşıtı.
taraf
- Ön, arka, sağ, sol, üst, alt vb. yanların her biri
- Yön, yan, doğrultu
- Yöre, yer
- İstekleri, düşünceleri karşıt olan iki kişiden veya iki topluluktan her biri.
- Bir kişinin soyundan gelenlerin hepsi.
- Bir şeyin belli bölümü, kısmı.
- Yan.
- Yan, yön.
- Member.
- Side.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
edatedat bağlaç sonraedat çaprazedat danedat grubuedat ı haberedat ı isnadedat ile ilgiliedat niteliğindeedat olmadığı takdirdeedaeda etmekedacedaciousedacitydışdış açıdış açı oluşturan iki siperdış açıkdış akışmadış aksamdış alemdış alımdış alımcıdış alımcılıkdı1 sıcaklığıdı2 sıcaklığıdı3 sıcaklığıdıadıame