doymak ne demek?
- İsteği kalmayıncaya kadar yemek, açlığı kalmamak
Ben biraz zeytin, biraz patates, biraz da yemişle doyarım.
B. Felek - Bir gereksinimini yeteri kadar karşılamak.
- Yeter bulmak, kanmak, tatmin olmak.
- Be sated with.
- To eat one's fill.
- To be full.
- To be satisfied.
- To be saturated.
- To be full up.
- To be saturated with.
- To eat to one's fill.
doymak bilmez
- Insatiable.
- Voracious.
doymak bilmez iştah
- Wolfish appetite.