donuk ne demek?
- Parlaklığı olmayan, mat
Donuk yıldızlar gökte titreşir.
N. Cumalı - Canlılığı olmayan, fersiz (göz)
Bakarsınız donuk bakışlı, alık suratlı bir adam onların elinde bir dâhi çehresi alıvermiş.
H. Taner - Canlılığı az olan, durgun, uyuşuk.
- Saydam olmayan; ışığın önemli bölümünü saçarak öteye geçirmeyen.
- Saydam olmayan; ışığın önemli bölümünü saçarak öteye geçirmeyen.
- Toneless.
- Glassy.
- Blear.
- Dead.
- Diaphanous.
- Frosty.
- Inanimate.
- Faint.
- Flat.
- Lifeless.
- Lusterless.
- Matte.
- Matte mat.
- Colorless.
- Non-luminous.
- Pale.
- Unpolished.
- Frozen.
- Frosted.
- Amorphic.
- Amorphous.
- Bloodless.
- Crepuscular.
- Drab.
- Expressionless.
- Fuzzy.
- Lackluster.
- Leaden.
- Misty.
- Ponderous.
- Stuffy.
- Blurred.
- Clouded.
- Colourless.
- Dull.
- Dullish.
- Cold.
- Matt.
- Opaque.
- Undurchsichtig
- Opaque
donuk açık kahverengi
- Drab.
donuk açık kahverengi kumaş
- Drab.