dokuz canlı ne demek?
- Kolay kolay ölmeyen.
- Çok sağlıklı, herhangi bir hastalığı olmayan, dayanıklı.
Like a cat with nine lives.
kolay
- Sıkıntı çekmeden, yorulmadan yapılabilen, emeksiz, zahmetsiz, güç ve zor karşıtı
- Kolaylık.
- Kolayca, sıkıntısız bir biçimde, basit
- Easy.
- Simple.
- Smooth.
- Unlaboured.
- Effortless.
- Uncomplicated.
- Ready.
dokuz at bir kazığa bağlanmaz
- Bir işin başına, tanınmış kişiliği bulunan birçok kimse birden getirilmemelidir, bunlar anlaşamaz ve birbirlerine düşerler.
dokuz ayın çarşambası bir araya gelmek
- Birçok iş birden ortaya çıkıp sıkışık bir durum yaratmak.
canlı
- Canlı yayın.
- Canı olan, diri, yaşayan
- Güçlü, etkili, hareketli, hayat dolu
- Yaşayıp yer değiştirebilen yaratık, hayvan.
- Yayın.
- Live.
- Alive.
- Living.
- Animate.
- Active.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
dokuz at bir kazığa bağlanmazdokuz ayın çarşambası bir araya gelmekdokuz aylık gebedokuz babalıdokuz bantlı armodilladokuzdokuz doğurmakdokuz kamçılı kırbaçdokuz katdokuz katıdokudoku aktarımıdoku aşınmasıdoku aşısıdoku bileşimicanlıcanlı ağ verisicanlı ağırlıkcanlı ağırlık artışıcanlı aşıcanlı balık tutan teknecanlı biçimdecanlı bilimicanlı bir ispanyol dansıcanlı bir şekildecanla başlacanla başla çalışmakcanla başla girişmekcanlancanlandır