doğrulayıcı ayarı ne demek?
- Endoser setting
doğrulayıcı
- Confirmatory, confirmative, corroborative, corroboratory, affirmative, predicative.
doğrulayan
- Affirmative.
ayar
- Bir aygıtın gereken işi yapabilmesi durumu.
- Saatler için belli bir yere göre kabul edilmiş olan ölçü.
- Altın, gümüş vb. madenlerden yapılmış şeylerin saflık derecesi.
- Bir iş veya bir davranışta gereken ölçü.
- Değer, derece
- Çalgıların akort, seslem, tel yüksekliği gibi ayarlama gerektiren her bir bölümü ve bunları ayarlama işlemi.
- Bk. odaklama
- Almaçlarda seçik, doğru ve düzgün bir görüntü ve pürüzsüz ses elde etmek amacıyla yapılan düzenlemeler. (Başlıcaayarlar oluk seçme, sertlikayarı, parlaklıkayarı, yükseklikayarı, genişlikayarı, düşey doğrusallıkayarı, görüntülükayarıdır).
- Bk. karat (II)
- Altın ve gümüşten yapılmış şeylerin saflık ve hafiflik derecesi.