doğruca ne demek?
- Doğruya yakın.
- Hiçbir yöne sapmadan, dolaylı olmayarak, dolaşmayarak
- More or less right.
- Full.
- Right.
- Slap.
- Straight.
- Directly.
- Straight ahead.
doğruca gitmek
- Go straight, make a beeline for.
doğrucu
- Her şeyin doğrusunu söylemeyi huy edinmiş olan kimse.
- Truthful.
- Righteous.
- True-blue.
- Veracious.