doğal kuyu ne demek?
- Bkz. obruk.
obruk
- İçbükey.
- Çok yemek yiyen, çok iştahlı.
- İçinde su biriken çukur yer, doğal kuyu.
- Karst yörelerinde görülen yanları dik, uçurum niteliği taşıyan, ağzı dar ya da geniş, derin doğal kuyu.
- Katavothre.
- Ponor.
- Concave.
- Swallow.
- Aven
doğal kurutma
- Kerestenin doğal hava akımı bulunan yerlere istiflenip bekletilerek kurutulması.
- Doğal ot kurutma.
- Natural drying.
- Natürliche Holztrocknung
doğal katil hücreler
- Doğal öldürücü hücreler.
- Natural killer cells.
kuyu
- Su katmanına varıncaya kadar derinliğine kazılan, genellikle silindir biçiminde, çevresine duvar örülen, suyundan yararlanılan çukur
- Toprağa kazılan derince çukur.
- İçinden çıkılamayan durum veya yer.
- Yer altındaki iş yerlerine ulaşmak için açılmış ve kesit boyutları derinliğine oranla sınırlı, düşey veya düşeye yakın bağlantı yolu.
- Yeraltı suyundan yararlanmak üzere insan eliyle açılmış, genellikle çember biçiminde, az çok derin çukur.
- Well.
- Shaft.
- Bore.
- Coalpit.
- Draw well.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
doğal kurutmadoğal katil hücrelerdoğal kaynaklardoğal kaynaklar ekonomisidoğal kaynakları kontrol eden kuruluşdoğal kırandoğal afetdoğal ahenkdoğal alandoğal amfiteatrdoğal anlakdoğaldoğal antikordoğal arınmadoğal artışdoğal artış oranıdoğadoğa bakım sorunudoğa bilgisidoğa bilimcidoğa bilimcilikkuyukuyu açmakkuyu bileziğikuyu çıkrığıkuyu delme burgusukuyu fındığıkuyu fırınkuyu fırın eşitlemesikuyu gibikuyu işçisikuykuyakuyaşkuydaşkuyiça