dinlenmek ne demek?

  1. Dinleme işine konu olmak

    Dinlenmediğini zannetmesine onun galiba canı sıkılmıştı.

    R. N. Güntekin
  2. Önemsenmek, öğüdü yerine getirilmek.
  3. Güç kazanmak için çalışmaya ara vermek, yorgunluğunu gidermek, soluklanmak, istirahat etmek

    Pervin biraz dinlendikten sonra ayağa kalktı.

    P. Safa
  4. Bazı yiyecek ve içecekleri, tadını arttırma, kolay pişmesini sağlama vb. sebeplerle bir süre bekletmek.
  5. (en)Take a rest.
  6. (en)Rest.
  7. (en)Relax.
  8. (en)Sit back.
  9. (en)Lie back.
  10. (en)Lie up.
  11. (en)Recreate oneself.
  12. (en)Repose.
  13. (en)Repose oneself.
  14. (en)Recess.
  15. (en)To be listened.
  16. (en)To be obeyed.
  17. (en)To rest.
  18. (en)To relax istirahat etmek.
  19. (en)Give oneself a rest.
  20. (en)To rest on one's oar.
  21. (en)Take a breath.
  22. (en)To give time off.
  23. (en)Unbend.

dinlenmekte olan ayak

  1. Bk. dingin ayak

dinlenme

  1. Bzk. oskültasyon
  2. Dinlenmek işi, istirahat
  3. Dinlenmek işi.
  4. Okulda öğretmen ve öğrencilerin ders aralarındadinlenmeleri için ayrılan zaman.
  5. (en)Rest period.
  6. (en)Rest.
  7. (en)Relaxation.
  8. (en)Recreation.
  9. (en)Breathing-space.
  10. (en)Recumbency.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

dinlenmekte olan ayakdinlenmedinlenme evidinlenme evresidinlenme hakkıdinlenme iznidinlencedinlence seyahat acentasıdinlence ücretidinlendirendinlendiricidinledinle bakdinle ilgisi olmayandinlediğini daktilo eden kimsedinleme
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın