dil kökü abanığı ne demek?
- Bkz. Dilardı abanığı.
dil
- Ağız boşluğunda, tatmaya, yutkunmaya, sesleri boğumlamaya yarayan etli, uzun, hareketli organ, tat alma organı
- İnsanların düşündüklerini ve duyduklarını bildirmek için kelimelerle veya işaretlerle yaptıkları anlaşma, lisan, zeban
- Bir çağa, bir gruba, bir yazara özgü söz dağarcığı ve söz dizimi
- Belli durumlara, mesleklere, konulara özgü dil.
- Birçok aletin uzun, yassı ve çoğu hareketli bölümleri.
- Büyükbaş hayvanların haşlanıp pişirildikten sonra yenebilen dili
- Ayakkabı bağlarının ayağı rahatsız etmemesini sağlayan ve bağ altına rastlayan saya parçası.
- Düşünce ve duyguları bildirmeye yarayan herhangi bir anlatım aracı.
- Gönül, yürek.
- Ağız boşluğunda bulunan, çizgili kaslardan oluşmuş, lokmanın biçimlenmesinde, yutma, tat alma ve konuşmanın biçimlenmesinde görev alan çok hareketli bir organ, glossa, lingua.
dil adası
- Bir dilin veya ağız özelliklerinin yayıldığı alanda farklı bir dil veya ağız özelliği bulunan küçük bölge.
kök
- Bitkileri toprağa bağlayan ve onların, topraktaki besi maddelerini emmesine yarayan klorofilsiz bölüm.
- Süsende olduğu gibi yer üstüne sap çıkaran çok yıllık yer altı gövdesi.
- Bazı şeylerde dip bölüm.
- Köküyle ve sapıyla çıkarılan bitkilerde tane.
- Dip, temel, esas
- Kaynak, köken
- Bir kimseyi bir yere bağlayan manevi temel güçlerin bütünü.
- Kelimenin her türlü ekler çıkarıldıktan sonra kalan anlamlı bölümü: Yaptırmak kelimesinde kök, yap- bölümüdür.
- Sazı kurmaya yarayan burgu, kulak.
- Sap.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
dildil adasıdil ağız vermemekdil ailesidil akrabalığıdil aktinobasillozisidil almakdil altıdil altı bezleridil altı büyük kanalıdidi tor s iyondiadia filmdia gösterili konferanskökü aynı olankökü aynı olan sözcükkökü kazınamazkökü kazınmakkökü yenen sebzelerköküçkökünden çıkarmakkökünden halletmekkökünden sökmekköküne kibrit suyukökkök açınığı veya köksel açınıkkök almakök anlamkök aoristi