kök ne demek?
- Bitkileri toprağa bağlayan ve onların, topraktaki besi maddelerini emmesine yarayan klorofilsiz bölüm.
- Süsende olduğu gibi yer üstüne sap çıkaran çok yıllık yer altı gövdesi.
- Bazı şeylerde dip bölüm.
- Köküyle ve sapıyla çıkarılan bitkilerde tane.
- Dip, temel, esas
Ta gölden başlayan tipi ve fırtına Şebben'in sıcak evini kökünden sarsıyordu.
H. E. Adıvar - Kaynak, köken
- Bir kimseyi bir yere bağlayan manevi temel güçlerin bütünü.
- Kelimenin her türlü ekler çıkarıldıktan sonra kalan anlamlı bölümü: Yaptırmak kelimesinde kök, yap- bölümüdür.
- Sazı kurmaya yarayan burgu, kulak.
- Sap.
- Çok kısa yaşamlı olup başka kök ya da moleküllerle hızla tepkime veren ve tek sayılı elektron bulunduran atom ya da molekül (Örn. BrCH3).
- Olağan koşullarda çevresinden yalıtılamayan, ancak birçok tepkimeden nitelik değiştirmeden geçebilen atom kümesi (Örn. -NO3).
- Hlk. Eyer bağı.
- Radical.
- Root.
- Fang.
- Origin.
- Base.
- Etymon.
- Ground form.
- Radical word.
- Radix.
- Grass roots.
- Rhizo-.
- Offshoot.
- Soul.
- Stump.
kök açınığı veya köksel açınık
- Kelime kökündeki açınık.
- Voyelle radicale
kök alma
- Evolution.