diffuser lens ne demek?
- Dagitici mercek
diffuser
- Difüzör, yayıcı, ışık saçıcı, eşit olarak ışık yayan cihaz; bir hava akımının geniş bir alana dağıtılması için kullanılan cihaz; ışık yumuşatma ekranı
- Yayindirici
diffuse
- Yaymak.
- Karıştırmak.
- Dağıtmak.
- Nüfuz etmek.
- Dağınık, yayınık, difüzyona uğramış.
- Zaman zaman konu dışına çıkarak meseleyi uzun uzadıya anlatan.
- Dağıtmak, dağılmak, yayılmak; dökmek; karıştırmak; nüfuz etmek
- Ayrıntılı, mufassal
- Çok söz kullanan
- Geniş, yaygın, yayılmış, vâsi
lens
- Mercek.
- Gözün saydam tabakasının üzerine doğrudan uygulanan, görmeyi düzeltici mercek, kontak lens.
- Mercek
- Bk. mercek
- Bk. mercek (II)
- Göz merceği.Dgr.: anat. lens
- Lens mercek.
- Contact lens kontaklens.
- In practice, the curved surfaces are usually spherical, though rarely cylindrical, or of some other figure.
- Transparent optical device used to converge or diverge transmitted light and to form images electronic equipment that uses a magnetic or electric field in order to focus a beam of electrons biconvex transparent body situated behind the iris in the eye; it focuses light waves on the retina a channel through which something can be seen or understood; 'the writer is the lens through which history can be seen' genus of small erect or climbing herbs with pinnate leaves and small inconspicuous white flowers and small flattened pods: lentils.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
diffuserdiffusediffuse abscessdiffuse alopeciadiffuse cutaneous leishmaniasisdiffuse hydropsdiffusatediffeomorphic setsdifferdiffer fromdiffer from todiffer withlenslens antennalens aperturelens barrellens caplens capsulelens culinarislens çıkığılens diaphragmlens ektopisilenlenalena riverlenard ışınılenard ray