dayanak ne demek?
- Dayanılacak şey, istinatgâh, mesnet.
- Bir iddiayı güçlendirmeye yarayan tanıt.
- Destek, dayanak noktası
Söylenenleri destekliyor, onlara dayanak oluyordu.
T. Buğra - Bir gerçekliğin onaylanması için olayların arkasında veya altında bulunan şey, kendisine bir şey yüklenilen, bir varlığa destek olan, altta bulunan temel.
- Altta bulunan; temel. Niteliklerin taşıyıcısı; kendisine bir şey yüklenilen şey, töz. Bir gerçekliğin onaylanması için olayların (görüngülerin) arkasında ya da altında bulunması gereken şey.
- Ağaçişleri makinelerinde, işlenen parçayı gerekli konumda ve yönde ilerletmeye yarayan aygıt.
Support.
Prop.
Rest.
Base.
Abutment.
Anchorage.
Fulcrum.
Ground.
Hinge.
Mount.
Pivot.
Shore.
Keynote.
Basis.
Substratum.
Baseline.
Bracing.
Resource.
Substrat
Anschlaglineal
Substrat
Subtsratum
dayanak açınığı
- Söylemeyi kolaylaştırmak için bir kelimedeki bazı abanık öbeklerinin arasına katılan açınık. lutuf küfür, vasıl, nesil kelimelerindeki ikinci açınıklar birerdayanak açınığıdır.
Voyelle d'appui
dayanak belgesi
Baseline document