dalgasız ne demek?
- Dalgası olmayan.
- Calm.
- Still.
- Not rough.
dalgasına taş atmak
- Işini bozmak, keyfini kaçırmak.
- Argo işini bozmak, keyfini kaçırmak.
dalga
- Deniz veya göl gibi geniş su yüzeylerinde genellikle rüzgâr, deprem vb.nin etkisiyle oluşan kıvrımlı hareket
- Sıcak, soğuk, moda için belli bir süre etkili olan dönem.
- Bir yüzeydeki kıvrım
- Saçların kıvrım genişliği.
- Gizli iş, dalavere
- Esrar, eroin vb. uyuşturucu maddelerin verdiği keyif durumu.
- Dalgınlık.
- Geçici sevgili.
- Geniş su yüzeylerinde rüzgârla oluşan, sırt ve çukur bölümleriyle durgun su yüzünü pürüzlendirip bir salınım devinimiyle birbirini kovuşturarak ilerleyen dizilerden her biri.
- Kendisini zamanca ve uzayca düzenli olarak yineleyen ve bir ortamda değişmeden hızla ilerleyen bir salınım katarı.