dırdırlanmak ne demek?
- Dırdır etmek.
- To grumble, to carp.
dırdır
- Bezginlik verecek biçimde söylenen söz.
- Perpetual complaint.
- Beef.
- Bellyache.
- Grouch.
- Grumble.
- Moan.
- Nagging.
- Squawk.
- Whine.
dırdırlanma
- Dırdırlanmak işi.
dırdırlaşmak
- Sessiz bir şekilde ya da alçak sesle kavga etmek.