dünyaya getirmek ne demek?
- Give birth to, generate.
dünyaya getirme
- Generation.
dünyaya doğru yönelen
- Earthbound.
getirmek
- Gelmesini sağlamak
- Bir şeyi yanında veya üstünde bulundurmak.
- Erişmek veya eriştiğini sanmak.
- İleri sürmek.
- Sebep olmak, ortaya çıkarmak.
- İletmek, bildirmek
- Sağlamak
- Bir makama atamak veya seçmek.
- Bring.
- Bring along.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
dünyaya getirmedünyaya doğru yönelendünyaya yuf borusu öttürmekdünyayı anlamakdünyayı başına dar etmekdünyadünya ağacıdünya ahret kardeşimdünya alemdünya altın konseyidündün akşamdün birdün cin olmuş, bugün adam çarpıyordün gecegetirmekgetirmegetirmemekgetirgetir götür işigetirengetirgötürgetirgötür dosyası