dönüm noktası ne demek?
- Bir olayın yeni bir duruma geçme zamanı.
- Bir eğrinin içbükeylikten dışbükeyliğe (ya da karşıtı) döndüğü nokta.
- Çevrimsel bir dalgalanmada ekonominin yönünün değiştiği nokta. krş. dip, doruk
- Oylumsal çözümlemede, ayarlı derişimdeki tepkenle, belirlenmek istenenin eşdeğer olduğu ve kullanılan belirtecin renk değiştirdiği eşdeğerlik noktası.
- Point of inflexion.
- End-point.
- Turning point.
- Crossroads.
- Crunch.
- Landmark.
- Milestone.
- Watershed.
- Turning / critical point.
- Crisis.
- Crosss.
- Climacteric.
- End point.
- Endpunkt
- Point d'inflexion
- Virage du titrage
dönüm noktasına gelmek
- Enter on, enter upon.
dönüm noktasında
- At the crossroads.
nokta
- Çok küçük boyutlarda işaret, benek.
- Bazı harflerin üzerine konulan ufak işaret.
- Yer
- Konu, konu ile ilgili önemli bölüm
- Nöbetçi bulunan yer.
- Nöbetçi, gözcü, bekçi
- Sınır, derece, radde.
- Cümlenin bittiğini anlatmak için sonuna konulan, küçük benek biçimindeki noktalama işareti (.).
- Uzambilgisinde tanımsız öğelerden biri.
- Belirli bir uzayın koyutlarını gerçekleyen öğelerden her biri.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
dönüm noktasına gelmekdönüm noktasındadönümdönüm aradönüm vergisidönüm yeridönümcüldönümcül orandönümlemekdönümlüdönüdönü atlamadönü denetçisidönü dizge geçişidönü nicem sayısınoktası noktasınanoktasına virgülüne dokunmadannoktasıznoktasız virgülsüznoktasız yazınoktasalnoktasal fonksiyonnoktasal kafesnoktasal kestirimnoktasal kirliliknoktanokta apartmannokta atışınokta bagnokta boyutu