dönüm noktasında ne demek?
- At the crossroads.
at
- Satrançta, her yönde siyahtan beyaza ve beyazdan siyaha bir hane atlayarak L biçiminde hareket eden taş.
- Astatin elementinin simgesi.
- Atgillerden, binme, yük çekme, taşıma vb. hizmetlerde kullanılan, tek tırnaklı hayvan.
- Tek parmaklılar (Perissodactyla) takımının,atgiller (Equidae) familyasından, küçük başlı ve kısa kulaklı, uzun kıllı yele ve kuyruğu olan, geniş bir tırnakla çevrilmiş olan üçüncü parmağının ucu ile yere basan, bütün dünyaya yayılmış, erkeğine aygır, dişisine kısrak denilen bir tür.
- Zoolojik sınıflandırmada Equidae ailesinin equus cinsinden olan at türüne verilen genel ad, hippos.
- Primarily, this word expresses the relations of presence, nearness in place or time, or direction toward; as, at the ninth hour; at the house; to aim at a mark.
- It is less definite than in or on; at the house may be in or near the house.
- From this original import are derived all the various uses of at.
- Relation of proximity to, or of presence in or on, something; as, at the door; at your shop; at home; at school; at hand; at sea and on land.
- The relation of some state or condition; as, at war; at peace; at ease; at your service; at fault; at liberty; at risk; at disadvantage.
dönüm noktasına gelmek
- Enter on, enter upon.
dönüm noktası
- Bir olayın yeni bir duruma geçme zamanı.
- Bir eğrinin içbükeylikten dışbükeyliğe (ya da karşıtı) döndüğü nokta.
- Çevrimsel bir dalgalanmada ekonominin yönünün değiştiği nokta. krş. dip, doruk
- Oylumsal çözümlemede, ayarlı derişimdeki tepkenle, belirlenmek istenenin eşdeğer olduğu ve kullanılan belirtecin renk değiştirdiği eşdeğerlik noktası.
- Point of inflexion.
- End-point.
- Turning point.
- Crossroads.
- Crunch.
- Landmark.