counterproof ne demek?
- Aksi delil
- Başka bir delile karşı olan delil
- Savunma kanıtı
aksi
- Uğursuz, yolunda gitmeyen, kötü
- Münasebetsiz
- Ters, zıt, karşıt, olumsuz, menfi
- Uygun olmayan
- İnatçı, hırçın, huysuz
- Bkz. evrik
Cross.
Crotchety.
Crusty.
Disagreeable.
counterproductive
- Amaca zararı dokunan.
- Zarar verici, amaca zararlı
counterproductively
- Verimsiz bir biçimde
- İlerlemeye karşı koyan bir şekilde
- Amaca zarar veren bir şekilde