aksi ne demek?
- Ters, zıt, karşıt, olumsuz, menfi
Salıncağın ipini sallandığı istikametin aksine çekti.
O. C. KaygılıAksi düşüncede iseniz bildiriniz.” Şehrin gürültüleri de benim aksi istikāmetime doğru yürüyerek uzaklaşıyorlardı.
P. Safa - Uygun olmayan
Kusura bakma abla! Aksi zamana rastladı. Gazozları yetiştiremedik.
A. K. Tecer - İnatçı, hırçın, huysuz
Ben bu aşçı kadar çılgın ve aksi insan görmedim.
R. N. Güntekin - Uğursuz, yolunda gitmeyen, kötü
- Münasebetsiz
- Bkz. evrik
- Cross.
- Crotchety.
- Crusty.
- Disagreeable.
- Evil.
- Fractious.
- Grumpy.
- Moody.
- Morose.
- Opposite.
- Peevish.
- Perverse.
- Reverse.
- Shirty.
- Tart.
- Ugly.
- Unfavourable.
- Untoward.
- Unlucky.
- Adverse.
- Acerbic.
- Bloody minded.
- Contra.
- Contradistinction.
- Converse.
- Counter.
- Crab.
- Crabbed.
- Crabby.
- Disobliging.
- Dour.
- Fretful.
- Inverse.
- Cantankerous.
- Bellicose.
- Churlish.
- Contrary.
- Cranky.
evrik
- Başka bir önermeye, teoreme veya probleme göre terimleri ters durumda olan (önerme, teorem veya problem).
- Bir nicelikle çarpımı sonucu 1'e eşit olan nicelik, birincinin evriğidir.
- Bir nicelikle çarpımı sonucu 1'e eşit olan nicelik, birincinin evriğidir.
- Inverse.
- Umgekehrt, reziprok, invers
- Inverse
aksi aksi
- Olumsuz bir biçimde
- Ters ve kızgın olarak
- Bad-temperedly
aksi belirtilmedikçe
- Unless otherwise specifi