continuity in the mean ne demek?
- Ortalama anlamda süreklilik
ortalama
- İki veya ikiden fazla sayının toplamının toplanan sayıların adedine bölünmesiyle elde edilen (sayı), vasati
- İki karşıt düşünce arasında olan, yaklaşık.
- Orta yerinden.
- Ortalamak işi.
- İklimbilimde, örneğin sıcaklık gibi bir hava olayının ay ya da yıl gibi belli süreler içindeki nicelik toplamının, o süreyi oluşturan gün sayısına bölünmesiyle elde edilen az çok durağan değer.
- Bir niceliğin özdeş koşullar altında alınan ölçümleri toplamının ölçüm sayısına bölümü.
- Çerçevelemede asıl konuyu çerçevenin ortasına yerleştirme. Sinem
- Bir göstericinin ışıtacını, resmin her noktasını eşit yeğinlikte aydınlatacak biçimde düzenleme. Sinem./TV
- Bir ışıldağın ışıtacını, en yeğin aydınlatmayı sağlayacak biçimde, ışıldağın odak noktasına göre ayarlama.
- Bir değer dağılımındaki her bir değerin olasılığı çarpılıp toplandıktan sonra, olasılıklar toplamına bölünmesinden çıkan sayı.
continuity
- Bkz. kontinüite
- Ardı arkası kesilmeme durumu
- Kolay anlaşılan şey
- Devamlılık, süreklilik
- Program metni
- Detaylı senaryo
- Mantıksal bağ
continuity at a point
- Noktada süreklilik
in
- Yaban hayvanlarının kendilerine yuva edindikleri kovuk.
- Mağara.
- İnsan.
- Bkz. kovuk, mağara.
- Koyun pisliği
- (edat) içinde, -de, -da
- Lair.
- Cave.
- Hole.
- Burrow.
the
- Belirli durumlarda isimden önce kullanılır
- O (tarif edatı, harfi tarif, belirtme sıfatı)
- Ne kadar, o kadar (mukayese sıfatlarından evvel)
Türetilmiş Kelimeler (bis)
continuitycontinuity at a pointcontinuity correctioncontinuity equationcontinuity of customcontinuity propertycontinuity testcontinuity writercontinuingcontinuing accountcontinuing appropriationcontinuing education and trainingcontinuing offencecontinuablecontinualcontinual offencecontinuallycontinuanceinin a bad conditionin a bad fixin a bad lightin a bad moodin a bad temperin a bad wayin a big hurryin a big wayin a bodyii 0i accepti adore youi agree