conclusive force ne demek?
- İspat gücü
- Kanıt olarak kabul görme derecesi
ispat
- Tanıt ve kanıt göstererek bir şeyin gerçek yönünü ortaya çıkarma, kanıtlama, tanıtlama, tanıt
- Kalıcı kılma, kesinleştirme, kanıtlama
- Bk. tanıt
- Bk. kanıtlanım
- Proof.
- Evidence.
- Confirmation.
- Demonstration.
- Substantiation.
- Demo.
conclusive argument
- Beyyine
conclusive evidence
- Müspet delil
- İddiayı sonuca ulaştıran kanıt
- Kesin kanıt
force
- Sıkıştırmak, baskı yapmak
- Çabuklaştırmak
- Yükseltmek (fiyat)
- Serada yetiştirmek
- Güç, kuvvet, kudret
- Zorlamak, mecbur etmek
- Şiddet, baskı
- Zor
- Hüküm, tesir
- Zorlamak, icbar etmek, mecbur etmek
Türetilmiş Kelimeler (bis)
conclusive argumentconclusive evidenceconclusive presumptionconclusiveconclusivelyconclusivenessconclusionconclusion of factconclusion of lawconclusion to the countryconclusionalconcludableconcludeconclude toconcludedconcluderforceforce a smileforce a winforce feedforce feedingforce fluctuationforce installforce intoforce landforce landscapeforfor ... personsfor a changefor a flashfor a little while