cirit oynamak ne demek?
- Cirit oyununu oynamak
Bu dallardan kendimize atlar yapar, cirit oynar, yarışa çıkardık.
-Ö. Seyfettin. - İstediği biçimde, keyfince davranmak.
cirit
- At koşturup birbirine değnek atarak takım hâlinde oynanan oyun, cirit oyunu.
- Bu oyunda atılan değnek.
- Eskiden atlı askerin kullandığı, sert ağaçtan yapılmış ucu demirli kısa mızrak.
- Madensel sivri uçlu, gövdesi tahta ya da madenden yapılmış, tutağı ip sargılı kargı biçiminde atma aracı. Ağırlığı erkeklerde en az 800 gr., bayanlarda 600 gr. dır. Uzunluğu erkeklerde 260 cm.-270 cm. bayanlarda ise 230 cm. olur.
- Düşmana atılmak üzere yapılmış ucu demirli, sert tahtadan kısa mızrak. Sulh zamanlarında talim mahiyetinde yapılan karşılaşmalara cirit oyunu denirdi. Türklerin makbul bir sporu idi.
- Javelin.
- Dart.
- Stick.
- Speer
- Javelot
cirit oyunu
- Cirit.
cirit atma
- Atletizmin ciridi fırlatmaya dayanan dalı.
- Hız kazanmak için gerilip koştuktan sonra, elde taşınan ciriti omuz ya da taşıyan kol üstünden ileriye doğru fırlatma.
- Ciriti, bu yolla en uzağa atmak için yarışılan atletizm dalı.
- Javelin, javelin-throwing, javelin throw.
- Throwing the javelin.
- Speerwurf
- Lancement du javelot
oynamak
- Vakit geçirme, eğlenme, oyalanma vb. amaçlarla bir şeyle uğraşmak
- Herhangi bir tutku, ilgi vb. sebeple bir şeye kendini vermek
- Kımıldamak, hareket etmek.
- Bir şeyi sürekli evirip çevirmek veya sürekli olarak ona dokunmak.
- Bir film, oyun vb.nde rol almak
- Film gösterilmek.
- Tiyatro eseri sahneye konmak
- Eşyanın herhangi bir parçası kımıldamak, hareket etmek
- Oyuncunun gerekli ses uygulayımı ve gövde hareketleri ile bir oyun kişisini canlandırması ya da göstermesi.
- Oyunluktaki belirli bir kişiyi canlandırmak.