cini tutmak ne demek?

  1. Çok sinirlenmek.

çok

  1. Sayı, nicelik, değer, güç, derece vb. bakımından büyük ve aşırı olan, az karşıtı
  2. Aşırı bir biçimde
  3. (en)Galore.
  4. (en)Great.
  5. (en)Handsome.
  6. (en)Infinite.
  7. (en)Like blazes.
  8. (en)Perfectly.
  9. (en)Power of.
  10. (en)Profu.

cin

  1. Masallara ve bazı inançlara göre, göze görünmeyen, türlü biçimlere girebilen, iyilik de kötülük de yapabilen yaratık.
  2. Akıllı, zeki, uyanık kimse.
  3. Buğday, arpa, yulaf vb.nden elde edilen ve ardıçla kokulandırılan bir tür alkollü içki, ardıç rakısı.
  4. Pamuklu, kalın kumaştan giysi veya pantolon.
  5. Gölge oyunu'nda doğadışı bir figür. Ortaçağ Avrupa tiyatrosundaki Şeytan'ın özdeşi. Göğsünde, karnında, kasıklarında ve diz-kapaklarında canavar başları vardır. Göze görünmediğine ya da istediği zaman göründüğüne inanılan düşsel bir figürdür.
  6. (Bak: Cinn)
  7. (en)Convective INhibition A measure of the amount of energy needed in order to initiate convection Values of CIN typically reflect the strength of the cap They are obtained on a sounding by computing the area enclosed between the environmental temperature profile and the path of a rising air parcel, over the layer within which the latter is cooler than the former.
  8. (en)Convective INhibition A measure of the amount of energy needed in order to initiate convection Values of CIN typically reflect the strength of the cap They are obtained on a sounding by computing the area enclosed between the environmental temperature profile and the path of a rising air parcel, over the layer within which the latter is cooler than the former See CAPE.
  9. (en)Customer Information Note.
  10. (en)Function which tells the system to input data in the standard-input stream , used with the extraction operator See also: cerr, cout.

cin başka seytan başka

  1. Kimse kimseye benzemez. Biri için uygun olan bir durum başkası için uygun olmayabilir.

tutmak

  1. Elde bulundurmak, ele almak
  2. Ele geçirmek, yakalamak
  3. Avlamak
  4. Yanında bulundurmak, alıkoymak.
  5. Hürriyetinden yoksun bırakıp bir yere kapamak, tevkif etmek
  6. Kaplamak
  7. Kırağı, çiğ veya kar bir yüzeyde görünür durumda olmak, kalmak
  8. Denetimi ve yetkisi altına almak.
  9. (en)Hold up.
  10. (en)Get hold of.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

cincin başka seytan başkacin cin bakmakcin çalığıcin çarpmaktutmaktutmatutma akımıtutma aletitutma anodututma deneyituttut kelin perçemindentut tuttutacaktutaç
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın