cereyan etmek ne demek?
- Oluşmak, geçmek, olmak, yapılmak.
Bu yolda cereyan etmiş olan muhaberattan bazılarını arz etmekliğime müsaadenizi rica ederim.
Atatürk - Happen, occur.
cereyan emsali
- Bk. akış katsayısı
cereyan açık
- Bk. akım açık
etmek
- Bir işi yapmak
- Bir durumu ortaya çıkarmak.
- "İyi, kötü" zarflarıyla birlikte davranmak.
- Bulmak, erişmek
- Birini bir şeyden yoksun bırakmak.
- Herhangi bir değerde olmak
- Vermek.
- Eşit değer kazanmak.
- Step.
- Say.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
cereyan emsalicereyan açıkcereyan çarpmakcereyan i elektrikicereyan i mütemadicereyancereyan ihtilaf ı manzarıcereyan kesafeticereyan önleyicicereyan vermekcerecereacerealcereal feedcereal grainsetmeketmek yapmaketmeetme bulma dünyasıetme bulursun, inleme ölürsünetme bulursun, inleye inleye ölürsünetme eyleme