cephe almak ne demek?
- Birinin, bir olayın karşısında yer almak. Düşmanca tavır takınmak, bir düşünceye karşı olmak, direnmek.
Çekinmiyor, bizzat imparatora karşı cephe alıyordu.
F. F. Tülbentçi
cephe ateşi
- Silahın, desteklediği birliğin cephesine dikey olarak yaptığı ateş.
- Frontal fire.
cephe duruşu
- Vücudun, yerde ya da bir araçta, yüz yere dönük, yalnız ellerde ve ayak uçlarında dayalı ya da gerili bulunduğu durum.
- Stoop falling "front support".
almak
- Bir şeyi elle veya başka bir araçla tutarak bulunduğu yerden ayırmak, kaldırmak
- Bir şeyi veya kimseyi bulunduğu yerden ayırmak.
- Birlikte götürmek.
- Satın almak
- Ele geçirmek, fethetmek
- İçine sığmak.
- Kabul etmek.
- Kendine ulaştırılmak, iletilmek.
- Bk. çevirmek
- Take.