cebire ne demek?
- Kırık kemikleri yerinde tutmak için kullanılan tahta, mukavva veya tenekeden yapılmış, üzeri bezle kaplanan levha, süyek, koaptör.
- (bkz. cebir)
- Çıkık veya kırık olan bir uzva sarılan tahtalar.
- Splint.
cebir
- Sayıbilgisinin soyutlanması.
- Her x, y, z öğesi ve a sayısı için, üzerinde x (y+z) = xy + xz, (x+y) z = xz + yz, a(xy) = (ax) y = x (ay) eşitliklerini sağlayan bir çarpma işlemiyle donatılmış doğrusal uzay. Anlamdaş. doğrusal birleşmelicebir.
- Düzeltme, onarma.
- Bk. kümelercebiri.
- Kırık veya çıkık bir kemiği yerleştirip sarmak.
- Zor, zorlayış.
- Artı ve eksi gerçek sayılarla, bunların yerini tutan harfler yardımıyla nicelikler arasında genel bağlantılar kuran matematik kolu.
- Sayılar yerine imler konularak sayısal işlemlerin genelleştirilmesi.
- Bk. zorlama
- Zorlamak.
cebire ile bağlamak
- Splint.
cebir
- Sayıbilgisinin soyutlanması.
- Her x, y, z öğesi ve a sayısı için, üzerinde x (y+z) = xy + xz, (x+y) z = xz + yz, a(xy) = (ax) y = x (ay) eşitliklerini sağlayan bir çarpma işlemiyle donatılmış doğrusal uzay. Anlamdaş. doğrusal birleşmelicebir.
- Düzeltme, onarma.
- Bk. kümelercebiri.
- Kırık veya çıkık bir kemiği yerleştirip sarmak.
- Zor, zorlayış.
- Artı ve eksi gerçek sayılarla, bunların yerini tutan harfler yardımıyla nicelikler arasında genel bağlantılar kuran matematik kolu.
- Sayılar yerine imler konularak sayısal işlemlerin genelleştirilmesi.
- Bk. zorlama
- Zorlamak.