casusluk etmek ne demek?

  1. Casus olarak çalışmak

    Bildiği şey hükûmete casusluk etmek, hükûmeti düşürmek isteyenleri enselemektir.

    P. Safa
  2. (en)To commit espionage.
  3. (en)Snook.

casus

  1. Bir devlet veya kuruluşun gizli amaçları için çalışan kimse, çaşıt, ajan
  2. Bk. çaşıt
  3. (C.: Cevasis) Hafiye. Gizli sırları haber veren. Kendi asıl şahsiyetini gizleyip, kendini iyi şahsiyet şeklinde göstererek ve gizli yollarla bir devletin askeri, siyasi ve mali durumlarına dair haberleri başka bir devlet menfaatına olarak toplayıp bildiren kimse.
  4. (C.: Ceasis) Kötü huylu, kısa boylu. (Osmanlıca'da yazılışı: ca'sûs)
  5. (en)An event; an occurrence; an occasion; a combination of circumstances; a case; an act of God.
  6. (en)See the Note under Accident.
  7. (en)Intelligencer.
  8. (en)Beagle.
  9. (en)Emissary.
  10. (en)Gumshoe.

casusluk ile ilgili

  1. (en)Cloak and dagger.

casusluk oyunu

  1. Casusluk ve serüvenleri kapsayan oyun.
  2. (en)Spy drama.
  3. (fr)Drame d'espionnage

etmek

  1. Bir işi yapmak
  2. Bir durumu ortaya çıkarmak.
  3. "İyi, kötü" zarflarıyla birlikte davranmak.
  4. Bulmak, erişmek
  5. Birini bir şeyden yoksun bırakmak.
  6. Herhangi bir değerde olmak
  7. Vermek.
  8. Eşit değer kazanmak.
  9. (en)Step.
  10. (en)Say.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

casusluk ile ilgilicasusluk oyunucasuslukcasusluğu ortaya çıkarmacasuslamakcasuscasus bellicasus çembericasus fortuituscasus majorcasucasualcasual and comfortablecasual clothescasual conditionetmeketmek yapmaketmeetme bulma dünyasıetme bulursun, inleme ölürsünetme bulursun, inleye inleye ölürsünetme eyleme
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın