bustling ne demek?
- Telaşlı
- Hareketli
- Canlı
telaşlı
- Telaş eden, telaşa düşen
- Aceleci.
Fussy.
Distracted.
Feverish.
Hectic.
Het up.
Jumpy.
Precipitate.
Taut.
bustlingly
- Telaşlı bir şekilde
- Aktif ve gürültülü bir tarzda
bustline
- Göğüs çevresi
- Elbisenin göğüsleri örten parçası
- Bir kadının göğsünün şekli