burn daylight ne demek?
- Zaman harcamak.
- Boş yere çalışmak.
- Oyalanmak.
zaman
- Bir işin, bir oluşun içinde geçtiği, geçeceği veya geçmekte olduğu süre, vakit
- Bu sürenin belirli bir parçası, vakit
- Belirlenmiş olan an.
- Çağ, mevsim.
- Bir işe ayrılmış veya bir iş için alışılmış saatler.
- Dönem, devir
- Bir süre ile ilgili durum ve şartlar
- Güneş ve yıldızların öğlene göre açısal uzaklığına karşılık bir ölçü.
- Bk. çağ
- (Derleme.. fiillerde Zaman) Eylemlerin belirttikleri geçmiş zaman, şimdiki zaman, geniş zaman, gelecek zaman kavramı: Geldi, gelmiş, geliyor, gelir, gelecek, geldiydi, geliyormuş, hastaydı vb.
burn down
- Tamamen yanmak, yanıp kül olmak
burn
- Yanmak, yanıyor gibi olmak, alev alev olmak
- Işık saçmak
- Parıldamak
- Tutuşmak
- Yakmak, tutuşturmak
- Kavurmak
- Pişirmek :B.D., (argo) aldatmak
- B.D., (argo) elektrikle idam etmek
- Yanık, yanık yeri
- Pişirme (tuğla veye kiremit)
daylight
- Gün ışığı
- Gündüz
- Aralık, boşluk
- Güneş ışığı
- Aydınlık, şafak
- Önce şaşırtıcı gelen bir şeyin sonradan anlaşılması
- Gösterme, teşhir etme
Türetilmiş Kelimeler (bis)
burn downburnburn awayburn bridgesburn by arsonburn like a tinderboxburn o.s. outburn ones boatsburn oneself outburn outburbur marigoldburabura buraburacıktadaylightdaylight developing machinedaylight factordaylight lampdaylight loadingdaylight projectiondaylight robberydaylight savingdaylight saving timedaylight savingtimedaylak