budak ne demek?
- Dalın gövde içindeki başlangıç yeri olan ve tahtalarda görülen yuvarlak koyuca renkte sert bölüm.
- Yaşayan ağaçta dalın gövde içinde kalması sonunda oluşan silindirsel sert bölüm.
- Ağaç gövdesinde tomurcuk çıkacak yuvarlak boğum.
- Dalın gövde içindeki sert bölümü.
- Ağacın dal olacak sürgünü.
- İnce ve küçük dal.
- Bk. budak
- Dal.
- Knot.
- Knob.
- Shoot.
- Knag.
- Knar.
- Knurl.
- Snag.
- Ast
- Noeud
budak
- Dalın gövde içindeki başlangıç yeri olan ve tahtalarda görülen yuvarlak koyuca renkte sert bölüm.
- Ağacın dal olacak sürgünü.
- Dal.
- Yaşayan ağaçta dalın gövde içinde kalması sonunda oluşan silindirsel sert bölüm.
- Bk. budak
- Ağaç gövdesinde tomurcuk çıkacak yuvarlak boğum.
- Dalın gövde içindeki sert bölümü.
- İnce ve küçük dal.
- Knot.
- Knob.
budak çürüğü
- Kırılan dalların budak yerlerinin temizlenip düzeltilmemesi halinde mantar ye nemin gövdede ilerleyip oluşturduğu çürüklük.
- Bk. budak çürüğü
- Astfäule
budak delgisi
- Büyük delik delmek ve genellikle budakları yamamak için kullanılan, merkezleme uçlu ve çevre kesicili ağaç delgisi.
- Astlochbohrer