breather ne demek?
- Ara, mola
- Nefes alan kimse
- Teneffüs, paydos
breather pipe
- Havalandirma borusu
breathe
- Nefes alıp vermek, nefes almak; esmek
- Teneffüs etmek, soluk almak
- Hafifçe esmek
- Yaşamak, var olmak
- Koku neşretmek
- Nefes alıp vermek
- Fısıldamak
- İfade etmek, belirtmek
- Agzından püskürtmek
- Hayat vermek, canlandırmak