boks maçına girmek ne demek?
Box
box
- Kutu
- Boks yapmak
- Kutuya koymak, kutulamak, sandığa koymak
- Sandık
- Bir kutu dolusu miktar
- Hediye kutusu, hediye
- Loca
- Şimşir
- Külübe (bakçi veya nöbetçiler için)
- Av külübesi
boks
- Yumruklaşma
- Belirli kurallara uyularak yapılan yumruk dövüşü, yumruk oyunu.
- Atların tavlada bulundurulduğu ebatları atın ırkına yaşına ve hatta kullanım amacına göre değişen sınırlandırılmış alan.
Box.
Fistic.
Fistical.
Boxing.
boks antremanı topu
Punching ball, punchball.
maça
- Oyun kâğıtlarında, mızrak ucuna benzer, ayaklı siyah beneklerle oluşan dizi, pik.
- Döküm parçasında, içi boş, kopya elde etmek için kullanılan kum, maden veya erimiş durumdaki döküm maddesine dayanıklı başka bir maddeden yapılmış dolgu kalıp.
- (Heykel) Maden heykel dökümünde, içi boş kopya elde etmek için kullanılan dolgukalıp. a. bk. kalıp, dişi kalıp, çoğaltma kalıbı, ölü-kalıp.
Spade.
girmek
- Dışarıdan içeriye geçmek
- Sığmak.
- Yer almak, katılmak, iltihak etmek
- Almak, fethetmek
- İncelemek, ayrıntılara inmek.
- Girişmek, başlamak
- Bulaşmak.
- Zaman anlamlı kavramlar için gelmek.
Draw into.
Enter into.