bohçasını koltuğuna vermek ne demek?
- Kovmak, işine son vermek.
- To give sb the sack.
bohçasını toplamak
- Eşyasını toplamak. Bir yerden ayrılmak için eşyasını toparlayıp paket yapmak
- Bkz. bohçasını bağlamak
bohça
- İçine çamaşır, elbise vb. koyup sarılan dört köşe kumaş
- Ufak ve seçme tütün dengi.
- İplik veya kumaşın ticari birimine verilen ad.
- Sığır budunun iç tarafındaki kaslardan elde edilen, üçgen biçiminde pastırmalık kısım, eğrice, bohça gömü.
- Bundle.
- Pack.
- Package.
- Packet.
- Parcel.
- Empaquetter
vermek
- Üzerinde, elinde veya yakınında olan bir şeyi birisine eriştirmek, iletmek
- Bırakmak veya bağışlamak
- Ondan bilmek, atfetmek
- Düşünce veya bilgi anlatan şeyleri başkalarına iletmek, bildirmek
- Döndürmek, çevirmek, yöneltmek
- Herhangi bir duruma yol açmak
- Eğlenceli toplantı düzenlemek, konuk çağırıp ağırlamak.
- Topluluk önünde sanatını göstermek, icra etmek.
- Verilen karşılıkla bir kimseyi söylediğine veya yaptığına pişman etmek
- Bring.