blusterer ne demek?

  1. Kabadayı

kabadayı

  1. Fiziki veya psikolojik üstünlük sağlayarak istediğini yaptıran.
  2. İyi dövüşen, korkusuz, kendine özgü namus kurallarının dışına çıkmayan kimse
  3. Külhanbeyi, racon kesen.
  4. Yürekli.
  5. Mc: Cesur, kahraman, cengaver. Eskiden kabadayılar ağırbaşlı, fenalıktan kaçınır, iyiliği sever insanlar oldukları için muhitlerinde hürmet görürlerdi. (O.T.D.S.)
  6. Bir şeyin en iyisi, başta geleni.
  7. Babayiğit, mert, koçak.
  8. Korkusuz, iyi dövüşen.
  9. (en)Rowdy.
  10. (en)Bully.

bluster

  1. Şiddet ve gürültüyle esmek (rüzgar)
  2. Yüksek sesle tehdit savurmak
  3. Patırtı etmek, yaygarayı basmak
  4. Gürültü, yaygara
  5. Yüksekten atma, martaval

blustering

  1. [bluster] bağıra çağıra konuşmak, tehditler savurmak, küstahça konuşmak, fırtına gibi esmek (Argo)
  2. Yüksek ve haşŸin bir şŸekilde esme, sert bir şŸekilde esme ("blustering winds {sert rüzgarlar}" gibi); gürültücü, şŸamatacı, şŸiddetli, taşŸkın

Türetilmiş Kelimeler (bis)

blusterblusteringblustering fellowblusterousblustery
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın